Üstad Bediüzzaman'ın darbeci alçaklarca parçalanan kabri ve çalınan naaşının gizli kalması hususunda Nur Talebelerinin kahir ekseriyeti ile hemfikir değilim. Ekseriyete muhalefet ediyor olmak ürkütmediği gibi, kaanaatimi de sarsmıyor. Onun için de her vesile ile devlete özür dileyip naaşı iade etmesi gerektiğini hatırlatıyorum, taleb ediyorum...
İşte tam da bu noktada önüme çıkan Nur Talebelerinin varlıklarından da, çokluklarından da bıkıp usandım. Oysa ki, hiçbir şekilde muhatabım değiller, naaşı nereye sakladıklarını onlara sormuyorum, onlardan hiçbir şey taleb etmiyorum...
Üstad'ın asıl kerameti, kabrinin gizli olma arzusunu darbeci alçakların gerçekleştirmesi değil, aksine o şerefsizlerin, o dehşetli alçaklık ve zulmü irtikâb edeceklerini keşfen görmüş olup, o günü yaşayacak olan talebelerini isyan veya ümidsizlikten korumak için, bu emsalsiz zulme bir vasiyetnâme libası giydirmesi, sureta kendi talebi imiş gibi yumuşatmış olmasıdır.
Bu, hayatta iken yaptığı fedakârlıkların çoğundan daha büyük bir fedkârlıkdır. Bu fedakârlığı görmeyip Üstad'ın vasiyetnâmesi ile bu zulmün devamına alkış tutmak da en az darbecilerin zulmü kadar büyük bir hata, bir zulümdür.
Üstad'ın vasiyetnâmesini oturttuğu sebeblerin tamamı, önüne geçemediği bu ati felâketini yumuşatma gayretinden ibarettir.
Bir daha da kimse ilgili hâtıralar ve vasiyetnâmeyi gözlerime sokmasın! Kör ve şuursuz değilim.
Hâtıralar ile vasiyetinden elbette haberim var! Ve bunlara rağmen diyorum ki, devlet, cürmünü kabul edip tarziye vermediği müddetçe Üstad, devletçi, Kamalist, ırkçı ve milliyetçi zihinlerde mezarı bile kaldırılmış bir düşman, bir vatan hani, bölücü bir Kürtçü olarak kalmaya devam edecek ve ediyor.
Bu kadarını Nur Talebelerine anlatamıyorum. Oysa çok nettir ki Üstad, o vasiyetnâme kılıfı altında talebelerini yaşanacak bir ati dehşetinden korumak istemiştir. Mezarının gizliliğini kerameti olarak görenler, kabrinin parçalanıp naaşının çalınacağını keşfen gördüğünü akıllarına bile getirmek istemiyorlar. Keramet sevdasına düştüyseniz, asıl kerameti, bu dehşetli şenaate bir vasiyetname libası dikerek talebelerini olabileceklere karşı korumuş olmasıdır!
Bu mesele sadece insanî bir mesele değil, hukukî bir dâvâdır da! Vârisleri dâvâ açmalılar…
Arama